Bir yandan çayımı yudumluyor, diğer yandan tam karşımdaki geyikleri izliyordum. Bir anda geyiklerin bulunduğu bölgeden, daha önce hiç duymadığım bir ses yükseldi. Bir ürperti ve heyecan belirdi içimde… Sonra, ‘Vaşak’ların ‘çiftleşme dönemi’ olduğunu hatırladım.
Avcılık, Emre Seyhan Yazdı
‘Doğa ve Yaban Hayatı’ fotoğrafçılığımın yaklaşık olarak 10. yılındayım… Bu 10 yıl içinde belki de en çok heyecanlandığım anı paylaşacağım bu yazıda sizlerle… 2022 yılı Nisan ayının bir cumartesi günü, yine yaban hayvanlarını görmek ve onları fotoğraflamak için Ankara Beypazarı dağlarına gidiyordum. Alana ulaştığımda kısa bir gözlemden sonra, 4 dişi birey Kızıl Geyik gördüm ve onlara doğru yaklaşmaya çalıştım. Aradaki mesafeyi kapatıp gözleme başladım. Geyik sürüsü tam karşımdaydı; 50 metre – 100 metre ilerimde, bahar çiçekleri ile besleniyorlardı. Kıştan çıkan geyikler, taze otlara kendilerini kaptırmış durumdaydı ve benim alanda olduğumun farkında bile değillerdi. Doğal olarak çok rahat hareket ediyorlardı.
Keyifle geyikleri izlerken, hayatımda ilk kez duyduğum o sesle irkildim…
Fotoğraf işlemi bittikten sonra, artık olayın keyfini çıkarmak için hafif soğuk havada bir yandan kendime çay yapıyor diğer yandan da onları izlemeye devam ediyordum. Ortam; hafif çam ağaçları ve bol meşe ağaçları bulunan, 1000 metre rakım yüksekliğe sahip, kuş sesleri ile cıvıl cıvıl bir bölgeydi.
Çayımı yudumlarken, tam karşımda olan geyiklerin bulunduğu bölgeden, daha önce hiç duymadığım bir ses yükseldi. Bir ürperti ve heyecan belirdi içimde… Sonra, ‘Vaşak’ların ‘çiftleşme dönemi’ olduğunu hatırladım. Evet, evet… Bu ses, bu miyavlama sesi, bir erkek vaşağın çiftleşme amaçlı sadece bu dönemde çıkardığı bir sesti. Yaklaşık 5 dakika sonra, aynı ses bir kez daha yükseldi ağaçların arasından.
Yaklaşık 2 kilometre ilerledikten sonra, orman içerisinde bir patika buldum. Bu patikada domuz, kurt, geyik ve ayı izleri ve dışkıları olduğunu gördüm.
Kesinlikle onu göreceğimi düşünüyordum. Ancak o, kendisini bana göstermiyordu
Büyük bir heyecanla, alanda bu güzel kediyi aramaya başladım. Ses, o kadar yakından geliyordu ki, kesinlikle onu göreceğimi düşünüyordum. Fakat vaşak, bir türlü kendini bana göstermiyordu. Heyecanlı tavırlarım, geyiklerin de dikkatini çekmişti. Beni gördükleri gibi alandan uzaklaşıp gözden kayboldular. Bu telaş, vaşak sesini de ortamdan alıp götürüyordu. İlk kez bir vaşak ile aynı ortamda olduğumu hissetmek bile inanılmaz bir duyguydu benim için. Daha sonra birkaç geyik fotoğraflayıp günümü tamamladım.
Aradan yaklaşık 3 ay geçmişti. Sıcak bir temmuz günüydü. Akşam üzeri karşılaşacağım sürprizden bihaber, ekipmanlarımı arabaya koyarak farklı bir bölgeye doğru yola çıktım. Hava çok sıcaktı, güneş tam tepemdeydi. Ben de bu zamanı yolda geçirerek, güneş ışınlarının biraz daha batıya yatmasını ve etkisini kaybetmesini düşünerek yol alıyordum.
Gitmek istediğim bölgeye ulaştığımda, saat 13.30 civarlarındaydı. Gittiğim alan ise 1506 metre rakımdaydı. Sırt çantamı, kameralarımı ve fotoğraf makinamı hazırlayıp; ormanın derinliklerine doğru ilerlemeye başladım.
Normal bir kediden 5-6 kat daha fazla ağırdır. 80-130 santimetre boy uzunluğu, 50-75 santimetre omuz yüksekliği vardır. Kuyrukları kısa ve kuyruk uçları siyah renklidir. Kuyruk uzunluğu 10-25 santimetre arasındadır. Kulakları dik ve uzundur, kulak uçlarında siyah tüyler bulunmaktadır.
Patikaya ‘fotokapan’ koydum. Hangi türlerin geçtiğini rapor edecektim
Yaklaşık 2 kilometre ilerledikten sonra, orman içerisinde bir patika buldum. Bu patikada domuz, kurt, geyik ve ayı izleri ve dışkıları olduğunu gördüm. Patikaya 1 adet ‘fotokapan’ koyarak hangi türlerin geçiş yapacağını daha net görebileceğimi düşündüm.
Bulunduğum bölgenin zirvesine doğru yola devam ediyordum. Daha önce bölgede keşif yaptığım için, orman içerisinde yaban hayvanları için bir su çeşmesi olduğunu biliyordum. Bu çeşmede kısa bir mola verdim. Birkaç dakika sonra arkamı döndüğüm anda, açıklık alanın tam ortasında bir objenin, iri gözleri ile bana baktığını gördüm. Üzerinde benekleri, sivri kulakları ve kulak uçlarında siyah tüyleri olan bir kediydi… Vaşak’tı bu…
Heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Sakinleştim ve hızla deklanşöre bastım…
İlk kez göz göze gelmiştik. Heyecandan kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Heyecanımı kontrol ederek, çok yavaş hareketler ile fotoğraf makinamı ona doğrulttum ve deklanşöre basmaya başladım. Çok az zamanım olduğunu biliyordum ve 8 kare fotoğraftan sonra vaşak, ormanın içine koşarak kayboldu. İşte bu güzel fotoğrafın kısaca hikayesi böyleydi. Hayatımda yaşadığım en heyecanlı ve unutamayacağım günlerden biri olmuştu ve geriye işte bu harika fotoğraf karesi kalmıştı. Bu fotoğraf; aynı zamanda Türkiye’de ‘en iyi vaşak kategorisi’nde ilk üç fotoğraf arasında olan bir fotoğraf karesidir.
VAŞAK Kedilerin özellikleri
Fiziksel özellikleri
* ‘Kedigiller familyası’nın Avrasya’da en yaygın olan türlerinden bir tanesidir.
* Yaşamış olduğu coğrafya ve iklime göre, birçok değişken vücut şekli, renk ve kürke sahiptir.
* Mevsim geçişlerine göre renklerini, tüylerini ve kürklerini değiştirip; zorlu kış ve yaz şartlarına hazırlanırlar.
* Normal bir kediden 5-6 kat daha fazla ağırlığa sahip olan vaşaklar, 12-30 kilogram arası ağırlığa sahiptirler. Bu ağırlıklar erkek ve dişilerde farklılıklar göstermektedir.
* 80-130 santimetre boy uzunluğu, 50-75 santimetre omuz yüksekliğinde vücut ölçüleri vardır.
* Kuyrukları kısa ve kuyruk uçları siyah renklidir. Kuyruk uzunluğu ise 10-25 santimetre arasında değişmektedir.
* Kulakları dik ve uzun olup, kulak uçlarında siyah tüyler bulunmaktadır.
Hangi bölge ve iklimde yaşarlar?
* Vaşaklar, çöl iklimi haricinde hemen hemen her coğrafik bölgede hayat sürdürebilmektedir.
* Deniz seviyesinden 3 bin metre rakıma kadar olan yüksekliklerde görülebilirler.
* Ülkemizde İç Anadolu, Akdeniz, Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz bölgeleri en fazla ve sık görüldükleri bölgelerdir.
* Vaşaklar, ülkemizin en hızlı koşan memeli ve avcı türleri arasında ilk sırada yer almaktadır. İyi bir dağcı olması haricinde, mükemmel bir yüzücü olma özelliğine de sahiptir.
* Vaşaklar insanlardan uzak durmak istediği için gündüzleri çok fazla göz önünde bulunmazlar. Akşam karanlığının çökmesi ile sabah tan vakti arasındaki zaman diliminde çok aktiftirler.
Nasıl beslenirler?
* Çok hızlı, çevik ve boyutuna oranla güçlü bir yırtıcı olup, kendisinden 10 kat büyük bir geyiği bile avlayabilirler.
* Besin zincirinin en tepesinde yaban tavşanı bulunur.
* Bununla beraber kemirgenler, sürüngenler, bütün kuş türleri ve memeli türlerini avlamakta profesyonel bir avcıdırlar.
Nasıl ürerler?
* Belirli bir bölgesi olan vaşaklar, tüm hayatlarını bu bölge içerisinde geçirirler. Bu durum, başka bir vaşak tarafından yerinden kovulma ya da çiftleşme döneminde farklılık gösterebilir ve bölge dışına çıkıp kendisine eş arayabilirler.
* Çiftleşme dönemi ocak-mart ayları arasında olur.
* Dişi vaşağın gebelik süresi yaklaşık 70 gün civarındadır ve 1-3 birey arasında yavru dünyaya getirebilirler.
* Yavruların anneden ayrılma zamanı ise annenin kendisini tekrar çiftleşmeye hazır hissetmesine kadar geçen süredir. Bu süre 1-2 yılı bulabilir.
* Dişi vaşaklar erkeklere göre daha çabuk erginleşirler ve 20 aylıkken çiftleşmeye hazır olurlar. Erkeklerde ise bu süre, 30-35 ay kadar zaman almaktadır.